Tarihin derinliklerinde birçok medeniyete ev sahipliği yapmış UNESCO Dünya Mirası Listesi’nde yer alan Kapadokya görenleri kendine hayran bırakmaktadır. İlginç vadi ve kaya oluşumlarının yanı sıra eski bir yerleşim bölgesi olması da Kapadokya’nın tarihi açıdan önem kazanmasını sağlamaktadır. Kapadokya’nın en yeşil, dünyanın ise en uzun ikinci vadisi olan Ihlara Vadisi Hristiyanlığın yayılışının ilk yıllarında önemli bir dini merkez haline gelmiştir. Bu yeşil vadi, dönemin fresk ve resim sanatı özelliklerini barındıran pek çok kilise barındırmaktadır. Hayvan figürlerine benzeyen peribacaları ile ünlü Dervent Vadisi’nin bir diğer adı Hayal Vadisi’dir ve bu ismi almasının nedeni ise herkesin bu kayaları kendi hayal gücüne göre farklı şekillere benzetiyor olmasıdır. Roma döneminden beri yerleşim alanı olan peri bacalarının bulunduğu Soğanlı Vadisi de birçok medeniyete ev sahipliği yapmıştır. Adını mağaralardaki insan yapımı güvercin yuvalarından alan Güvercinlik Vadisi ise Kapadokya bölgesinin en güzel yürüyüş vadilerinden biridir. Bir diğer saklı güzelliklerden biri olan, Aşk Vadisi olarak da bilinen Bağlıdere Vadisi farklı peri bacaları ile muhteşem manzaraya sahiptir. Ayrıca bölgenin en güzel peri bacalarının olduğu Paşabağ Vadisi ve gün batımının en güzel şekilde izlendiği Kızılçukur Vadisi de mutlaka ziyaret edilmelidir.